AK Partili Güçlü’ye hakaret eden sanık savunma yaptı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti Tokat Milletvekili Hasret Güçlü’ye yönelik “hakaret” hatalarından 2 yıl 2 aydan 6 yıl 8 aya kadar mahpusla cezalandırılması istemiyle yargılanmasına başlanan tutuksuz sanık avukat Mert Yaşar, kelamlarının hakaret içermediğini savundu.

İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesindeki birinci duruşmaya sanık Mert Yaşar, avukatlarıyla birlikte katıldı. Müşteki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı avukatı Hacer Korkmaz temsil ederken, başka müşteki AK Parti Tokat Milletvekili Hasret Güçlü ile avukatı ise duruşmaya, mazeret bildirdikleri için gelmedi.

Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Mert Yaşar, Anayasa’nın 26. hususunda karar bulan söz özgürlüğü hakkını kullandığını ve cinsiyet ayrımcılığına yönelik hükümet siyasetlerini eleştirdiğini öne sürerek, “Neticede tutuklandım. Mesleğime ziyan verildi. Geçmişte akademisyen olarak çocuk, bayan ve engelli hakları üzerine çalışmalarım mevcuttur. Ben hiçbir kademede cinsiyetçi ve ahlaka alışılmamış kelam kullanmadım.” dedi.

– “Paylaşımım lisan bilgisi açısından sorunludur”

Bayanları aşağılayan telaffuzlara reaksiyon olarak şahsi kullanımındaki Twitter hesabından paylaşım yaptığını ve paylaşımında Cumhurbaşkanı’na hakarette bulunmadığını da savunan Yaşar, şunları söyledi:

“Cumhurbaşkanı maksat alınmamaktadır. Paylaşımım lisan bilgisi açısından problemlidir. Bu sebeple diğer bir yere çekilmiştir. ‘İlk gece hakkı’ hususu, ortaçağda derebeyine, bayanlarla birinci geceyi geçirme hakkı verilmesiyle ilgilidir. Edebiyatta ve sanatta bu konu eleştirilmiştir. Varlığı da şüphelidir. Bu durumla ilgili örnek vererek belirttiğim siyasetleri eleştirdim. Bahsettiğim ‘ilk gece hakkı’ ile müşteki Hasret Varlıklı ortasında irtibat kurmadım. Sözlerimde geçen ‘gagasını kapatması’ tabiri müştekinin telaffuzlarına son vermesini söz eder. Çenesini kapatması, ağzını kapatması manasındadır. Ben hakaret kastıyla hareket etmedim. Paylaşımımın birinci kısmı ile ikinci kısmı ortasında virgül bulunmaktadır. İki kısım da birbiriyle kontaklı değildir.”

Yaşar, başsavcılıkça yazılan iddianamede hukuksal değerlendirmede bulunulmadığı ve hareketlerinin ne suretle hata teşkil ettiğinin gösterilmediğini argüman etti.

İddianamede, twitten nasıl bir yorum çıkarıldığını anlatılmadığını ve hangi müştekiye karşı hangi aksiyonda bulunduğunun netleştirilmediğini de öne süren Yaşar, “Ben 23 Şubat 2021 tarihinden itibaren gelişen olayların mağduru oldum. Tabir ve tenkit hakkımı kullandım. Üzerime atılı hareketlerin anayasal hakkımın kullanılması olarak değerlendirilmesini, maddi ve manevi ögeleri olmayan cürümden beraatime karar verilmesini talep ediyorum.” diye konuştu.

Sanık Yaşar, hakimin sorusu karşısında, hakkında bir cezaya hükmolunması durumunda, kararın açıklanmasının geri bırakılması uygulamasını kabul ettiğini de kelamlarına ekledi.

Sanığın avukatı Tuğçe His Köksal da, Hasret Güçlü’nün 30 Nisan 2021’de nöbetçi Ankara Asliye Ceza Mahkemesinde yapılacak talimat duruşmasına SEGBİS yoluyla katılmak için karar alınmasını talep etti.

Avukat Köksal, “Paylaşımdaki kelamların muhatabı Hasret Zengin’dir. Müvekkilim analoji kullanmıştır. Bu kelamları rahatsız edici, ağır ve provakatif olsa da, ağır tenkit içerse bile bir kabahat oluşturmaz. Müvekkilimin savunmasında geçen ‘ilk gece hakkı’, Mel Gibson’un yönettiği Mert Yürek sinemasında husus edilmiştir. Sinemanın 6. dakikasının 27. saniyesini kanıt olarak sunuyoruz. Burada ‘ilk gece hakkı’ anlatılmıştır. Beraat talep ediyoruz.” dedi.

Beyanı sorulan müşteki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Hacer Korkmaz ise, davaya katılma talebinde bulunarak, “Şikayetçiyiz. Müvekkilime yönelik aleniyet içeren menfur tabirler mevcuttur. Müvekkilimin onur, erdem ve saygınlığına müdahalede bulunulmuştur. Anayasa Mahkemesinin kişisel müracaat üzerine verdiği 2014/1577 sayılı kararında, kabul edilebilir hudutları aşan, kaba, sert, aşağılayıcı kelamlara, siyasi kimliği olsa bile bireylerin katlanma yükümlülüğü olmadığı vurgulanmıştır. Müvekkilimiz kabinenin başında bulunmaktadır. Bu suretle bu tabirlerle direkt Cumhurbaşkanı da maksat alınmıştır.” diye konuştu.

Orta kararını açıklayan mahkeme, müşteki Recep Tayyip Erdoğan’ın cürümden ziyan görmesi ihtimaline binaen davaya müdahilliğine karar verdi. Müşteki Hasret Güçlü’nün 30 Nisan’daki talimat duruşmasına SEGBİS ile katılma talep eden sanık avukatının bu talebini, temele tesir etmeyeceği gerekçesiyle reddeden mahkeme, duruşmayı 26 Mayıs’a erteledi.

– İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Cürümleri Ofisi, toplumsal paylaşım sitesi Twitter üzerinden Hasret Güçlü’ye yönelik paylaşımı nedeniyle gözaltına alınıp 23 Şubat 2021’de tutuklanan ve daha sonra tahliye edilen avukat Mert Yaşar hakkında yürüttüğü soruşturma sonunda iddianame hazırladı.

İddianamede sanığın, “Cumhurbaşkanına hakaret” kabahatinden 1 yıl 2 aydan 4 yıl 8 aya kadar, “kamu görevlisine hakaretten” de 1 yıldan 2 yıla kadar olmak üzere toplam 2 yıl 2 aydan 6 yıl 8 aya kadar mahpusla cezalandırılması talep ediliyor.

İddianameyi kabul eden ve tensip tutanağı hazırlayan İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesi, tutuklu sanık Mert Yaşar’ın tahliyesine hükmetmişti.

Kaynak: Memurlar